Kapadokya Alan Başkanlığı

Karlık ve Yeşilöz'de Kapadokya İnsanının Sevgisinde Yoğrulduk.

Tabiat gönüldaştır... Bizi zorladığı, sınadığı zamanlarda bile en yakın, en samimi dosttur… Hani Aşık Veysel diyor ya, “Koyun verdi kuzu verdi süt verdi. Yemek verdi ekmek verdi et verdi. Kazma ile döğmeyince kıt verdi. Benim sadık yârim kara topraktır” diye… Ona olan inancımızı ve bağlılığımızı yitirmememiz adına her emeğe ve uğraşa kat kat fazlasını sunar.

Tabiatın bağrı geniştir. Ona yakın olanı tanır, öğrenir, bilir… Bu yüzden Anadolu’nun köylüsü de toprağının bağrını dinler, hisseder, onun kalp atışlarını yüreğinde duyar.

Bu güzel coğrafyanın gerçek sahibi olmaktan da öte onu dost kabul eden Karlık ve Yeşilöz Köyü sakinleri ile bir araya geldik. Biz onların sorunlarını, görüş, şikâyet ve önerilerini dinlemeye gitmişken onlardan Kapadokya topraklarının asil ve nahif hikâyesini dinledik. Kapadokya köylüsünün toprağı ile bağlılığına şahit olduk.

Bölgenin doğal ve arkeolojik değerlerinin gerçek emanetçileri ve koruyucuları olan Kapadokya köylüsünün emanetine nasıl sahip çıktığına tanık olduk. Anladık ki gönüllerimiz ve gayelerimiz bir... “Hayat bizim hepimizi aynı teknede yoğurmuş, aynı yumağa sarmıştır” der Cengiz Aytmatov… Bizler de Kapadokya insanının tıpkı tabiat gibi dostane sevgisinde ve sıcaklığında yoğrulduk.

Karlık ve Yeşilöz köylerimizde yoğun ve keyifli sohbetimizi noktalarken, tüm köy halkımızı da en kısa zamanda Başkanlığımıza beklediğimizi belirttik.